T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/553
K. 2013/10225
T. 18.4.2013
• KREDİ KARTI BORCU NEDENİYLE YAPILAN TAKİBE İTİRAZIN İPTALİ ( Kredi Kartı Sözleşmesinin İncelenmesinde Sözleşmenin Tarafının Davalı Olduğu – Diğer Davalının Herhangi Bir İmzası ve Kefaleti Bulunmadığından Diğer Davalı Yönünden Reddinin Doğru Olduğu )
• İTİRAZIN İPTALİ ( Kredi Kartı Borcu Nedeniyle Yapılan Takibe İtirazın İptali Davasında Kredi Kartı Sözleşmesinin Tarafı Davalı Yönünden Davanın Hangi Sebeple Reddedildiğine İlişkin Açıklama Yapılmadığı – Borç Oluştuğunun Saptanması Halinde Bu Kısım Yönünden Davanın Kabulüne Karar Verileceği )
• KREDİ KARTI SÖZLEŞMESİNE DAYALI TAKİBE İTİRAZIN İPTALİ ( Sözleşmede Diğer Davalının İmzası ve Kefaleti Bulunmadığından Davanın Bu Davalı Yönünden Reddinin Yerinde Olduğu – Borç Oluştuğunun Saptanması Halinde Bu Kısım Yönünden Davalı Hakkındaki Davanın Kabul Edileceği )
2004/m.67
ÖZET: Dava, davalıların kredi kartı borcu nedeniyle yaptıkları takibe itirazın iptaline ilişkindir. Kredi kartı sözleşmesinin incelenmesinde, sözleşmenin tarafının davalı olduğu, diğer davalının herhangi bir imzası ve kefaletinin bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda davanın, diğer davalı yönünden reddi doğrudur. Ne varki, kredi kartı sözleşmesinin tarafı davalı yönünden davanın hangi sebeple reddedildiğine ilişkin bir açıklama yapılmamıştır. Kredi kartı kullanımı nedeniyle borç oluştuğunun saptanması halinde bu kısım yönünden davalı hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıların kredi kartı borcunu ödememeleri üzerine başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalıların kredi kartı borcu nedeniyle yaptıkları takibe itirazın iptali için eldeki davayı açmıştır. Dava dilekçesinde davalıların genel kredi sözleşmesi ve kredi kartı sözleşmesi için takip yapıldığını belirtmiştir. Davanın reddine ilişkin kararın davacı tarafından temyizi üzerine 19.Hukuk Dairesinin 21.4.2011 tarihli bozma ilamında davacının hangi sözleşme nedeniyle takip yaptığının sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacı vekili, kredi kartı sözleşmesi için takip yaptıklarını bildirmiştir. Kredi kartı sözleşmesinin incelenmesinde, sözleşmenin tarafının A.A. olduğu, M.A.’nın herhangi bir imzası ve kefaletinin bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda davanın, davalı Mehmet yönünden reddi doğrudur. Ne varki, kredi kartı sözleşmesinin tarafı davalı Aliye yönünden davanın hangi sebeple reddedildiğine ilişkin bir açıklama yapılmamıştır. Mahkemece, kredi kartı kullanımı nedeniyle borç oluştuğunun saptanması halinde bu kısım yönünden Aliye hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine,2.bentte açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.